Arama

Galatasaray’da Hazırlık Fiaskosu ve Okan Buruk’un Büyük Günahı

19/09/2025 16:38 | Son Güncelleme : 11/11/2025 05:26 | Okunma Sayısı : 425 | Golvar


Galatasaray’da Hazırlık Fiaskosu ve Okan Buruk’un Büyük Günahı


Frankfurt deplasmanında alınan 5-1’lik hezimet, bir mağlubiyetten çok daha fazlasını işaret ediyor. Skordan bağımsız olarak sahaya yansıyan tablo, Galatasaray’ın Avrupa arenasına hazır olmadığını tokat gibi yüzümüze çarptı. Ve işin en acı tarafı, bu hazırlıksızlığın sorumlusu bizzat Okan Buruk.

Galatasaray sahaya çıkarken yüzler gergindi, ayaklar titriyordu. Rakip, fiziksel olarak üstün, koşu mesafesinde önde, ikili mücadelelerde ezici. Peki biz? Avrupa’nın en atletik kadrolarından birini kurduğunu söyleyen Okan Buruk’un takımı, 10 kilometre daha az koşan, önde baskısı darmadağın, geriden oyun kurarken panikleyen bir görüntü çizdi. Futbolun dili çok nettir: Sahada hazırlanmamış bir takım vardı.

Sinan Yılmaz’ın analizinde altını çizdiği gibi, Frankfurt karşısında alınan bu yenilgi aslında haftalardır yapılan yanlışların bir faturasıydı. Hazırlık döneminde sistem denememişsin, üçlü savunmaya hiç elini sürmemişsin, transferlerin büyük kısmı sezonun başlamasına günler kala gelmiş. Ardından Singo’yu Şampiyonlar Ligi’nde ilk kez 11’e atıyorsun. Bu, futbol aklının kabul edemeyeceği bir kumar.

Bir teknik direktör, takımını “geç tamamladık” bahanesinin ardına saklanamaz. Bu kadroda 10 transfer yok, iskelet aynı, yüklenen sorumluluk büyük. Okan Buruk’un görevi bahane üretmek değil, hazırlamak. Ancak Frankfurt maçında gördük ki, bu takım bırakın Şampiyonlar Ligi’ni, Süper Lig temposuna bile hazır değil.

Daha da çarpıcı olan, oyuncu tercihleri. İlkay Gündoğan’ı “seviyemizin gerisinde” diyorsun, ama Eyüp maçında 85 dakika oynatıp Frankfurt’ta sahaya sürüyorsun. Davinson Sanchez’i sol stoper oynatıyorsun, oysa daha 10 gün önce Kolombiya formasıyla aynı bölgede rezil performans sergilemiş. İzlememiş olabilir misin? Ya da daha kötüsü, izleyip görmezden mi geldin? İşte teknik direktörlüğün kırılma anı tam da burada başlıyor.

Galatasaray, Yunus’un şahane golüyle öne geçtiğinde bile oyun kontrolü elinde değildi. Okan Buruk maç sonunda “her şey inanılmaz iyi gidiyordu” diyebiliyor. Hayır hocam, gitmiyordu. 10 kilometre daha az koşan bir takımın, ikili mücadelelerde %33 başarıyla sahada dolaşan bir ekibin, hiçbir anı “inanılmaz iyi” olamaz.

Kabul edelim: Frankfurt bu maçı değil, Galatasaray’ı çalışarak kazandı. Farkı yaratan taktiksel hazırlık, fiziksel üstünlük ve doğru planlamaydı. Galatasaray ise “biz büyük takımız, bir şekilde çıkarız” özgüveniyle sahaya sürülmüş, plansız ve dengesiz bir topluluk görüntüsündeydi.

Evet, futbolcular da kötüydü. Ama bu kötü performansların tamamı, yanlış tercihlerle birleşince koca bir felakete dönüştü. Ve o felaketin adı “Frankfurt 5 Galatasaray 1” oldu.

Son söz: Okan Buruk’un geçen sezonki zaferleri kimsenin hafızasından silinmez. Ama futbol, dünle yaşanmaz. Bugün Avrupa sahnesine böyle hazırlıksız çıkıyorsan, planlama konusunda sınıfta kalıyorsun. Galatasaray’ın ihtiyacı mazeret değil, vizyon. Eğer bu vizyonu ortaya koyamazsan, sadece Şampiyonlar Ligi’nde değil, Süper Lig’de de rakiplerine karşı çok zorlanırsın.

Ve unutmayalım: Galatasaray, “hazır değiliz” cümlesini kaldırmaz.

Saygı ve sevgilerimle
Erdal Bozkurt

Beğendim
Bayıldım
Komik Bu!
Beğenmedim!
Üzgünüm
Sinirlendim
Bu içeriğe zaten oy verdiniz.

Yorumlar

ad image