Cimbom’un transfer çilesi

Aslında her şey çok güzeldi. Lig’i 13. bitiren Galatasaray’da Burak Elmas yönetimi seçime sürüklenmiş ve 2 isme başkan adayı olmaları için yoğun baskı yapılmıştı. Ünal Aysal bu teklifleri reddederken Dursun Özbek yoğun ısrarlar sonucu ikna olmuş ve seçildikten sonra 2 sezon üst üste şampiyonluğu kazanan güçlü kadroları o kurmuştu. Peki her şey nasıl bu hale geldi? Neden Ali Koç başarısız geçen 6 yıla rağmen alkışlanıyor da Dursun Özbek daha şampiyonluk kutlamaları devam ederken bile bu kadar sert eleştiriliyor hatta küçük bir azınlık tarafından istifası isteniyor. Baştan başlayalım…

Tarihe geçecek 4 transfer!

Dursun özbek yönetimi ertelenen seçim nedeniyle geç göreve geldi. Buna rağmen Erden Timur’un önderliğinde muhteşem bir yaz transfer dönemi yaşattılar. Yusuf Demir, Midtsjö, Oliveira, Dubois, Seferoviç, Juan Mata ve Rashica gibi transferler yapıldı. Bu liste bile kağıt üzerinde muhteşem görünüyordu ama durmadılar! Türkiye Ligi’nin en iyi yerli stoperi Abdülkerim Bardakçı Fenerbahçe’nin elinden kapıldı. Torreira ve Mertens aynı uçakla indirildi ve tabi ki İcardi… Üstelik bu takıma Kış transfer döneminde de Zaniolo ve Kaan Ayhan eklendi. 

2023-2024 sezonunun yaz transferleri de inanılmaz sükseliydi. Zaha, Ziyech, Ndombele, Angelino, Tete, Kerem Demirbay ve Davinson Sanchez gibi isimler büyük heyecan yarattı ama çoğu beklenen katkıyı veremedi. Kış transfer dönemi ise Galatasaray Yönetimi’nin adeta benzini bitti! Sacha Boey rekor bonservisle satılmasına rağmen son derece ucuza alınan sol bek Köhn bile Avrupa listesine yetiştirilemedi. Vinicius tek gol atabildi. Sağ bek Aurier ise tek doksan dakika bile oynayamadı.

Bana kalırsa taraftarın yönetime güveni bu noktada sarsılmaya başladı!

Erden Timur’un gidişi yönetimi zorluyor!

2 sene başarılı olan kadroyu kuran ve futbolun patronu olan Erden Timur taraftarın sevgilisi olmuştu. Onun gidişi okların tamamen Dursun Özbek’e dönmesine neden oldu. Başkanın “Transferlerin başında hep ben vardım.” sözü taraftarların bir kısmını daha da tepkiselleştirdi. “Transferleri yapın da görelim” beklentisi arttı. Taraftarın gazı alınamadı. Batshuayi transferi bile doğru dürüst pazarlanamadı.

Hem geç oluyor hem de güç!

Bugün geldiğimiz noktada ciddi bir krizin ortasındayız. Transferler kampa yetişecek ve büyük yıldızlar gelecek beklentisine sokulan bazı taraftarlar mantıksız derecede aşırı bir tepki veriyor. Yönetime yakın medyanın bir kısmı ise eleştiri hakkını kullanan taraftarlara hakaret edecek kadar ölçüyü kaçırmış durumda. Yeni şampiyon olmuş camianın huzuru tamamen kaçtı. Ne yazık ki bayrağı Erden Timur’dan devralan İbrahim Hatipoğlu bu derin boşluğu doldurmanın kıyısından bile geçmiyor. Sorun sadece alınamayan (Doue, Wendel vb.) ya da bir türlü satılamayan (Oliveira, Tete vb.) futbolcular değil. Asıl sorun eskiden konuşsun diye beklenen ve konuşunca da Türkiye’nin gündemine oturan Erden Timur’in yerine gelen sayın Hatipoğlu’nun ne sözlerinin ne de eylemlerinin hiçbir etki uyandıramaması!

Dipnot: Sayın Hatipoğlu’nun yaptığı açıklama bugüne kadar transfer namına hiçbir şey becerilemediğinin itirafıdır. Bundan sonrası için ne kadar umutlu olabiliriz? Bu ekip transfer dönemi bitip, resmi maçlar başlayınca, futbolu yönetmek adına neler yapacak? Bilmiyorum. Umarım geç olmadan doğru kararlar alınır yoksa Doue, Wendel derken asıl kaçan şampiyonluk olacak! 

Yiğit Başar (4 Köşe Futbol)